Döküntü Müzesi
Dayanita Singh

28 Eylül 2017

Pera Müzesi, İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) işbirliğiyle, 16 Eylül – 12 Kasım 2017 tarihleri arasında 15. İstanbul Bienali’ne ev sahipliği yapıyor. Müzede 17 sanatçının eserleri yer alıyor. Bienal boyunca bu sanatçıları ve eserlerini blogumuzda ele alıyoruz!

İlk sanatçı müzemizin 2. katında Kesişen Dünyalar sergimizin galerisinde “Döküntü Müzesi” (Museum of Shedding) adlı eseri ile yer alan Dayanita Singh.

15. İstanbul Bienali

Küratör” sözcüğünün kökündeki “curate” (düzenlemek/sergilemek), Latince cura (ilgilenmek, yetiştirmek) sözcüğünden geliyor: Sanatsal gözetim ve bakım mefhumları ile özen ve koruyuculuk arasındaki bağlantıya işaret eden bir durum. Dayanita Singh, izleyicileri çok defa bir sergi ortamı dahilinde fotografik dokümanları bir araya getirmeye veya yeniden şekillendirmeye davet ederek bu ortak tarihi araştırıyor. Sanatçının işleri, evlerimizin “biz”i tercihlerimizi, anılarımızı ve bakışımızı yansıtmak için öznel olarak bir araya getirilme şeklini genişletiyor. Çalışmalar, izleyicileri hem iç düzenlemelerle ima edilen bellek konvansiyonlarını göz önünde bulundurmaya hem de düzenleme ve sergileme koşullarıyla, onları müzeler veya tarihsel arşivler gibi diğer iç muhafaza mekânlarıyla ilintilendirerek, ne ifade edildiğine kafa yormaya çağırıyor. Sanatçının —arkadaşlarının ve komşularının evlerini ya da görüntülerini yakalayan— “müzeler”i taşınabilir yapılardan oluşuyor; öznel olarak yakalanmış olduklarından öznel şekilde yeniden yapılandırılabiliyorlar.

15. İstanbul Bienali

Museum of Shedding (Döküntü Müzesi, 2016) ile Singh bir müzenin hayali bir küratörü için bir mimari alan sunuyor: Sanat üzerine çalışıyor ve sanatla yaşıyor gibi görünen birinin imgesi. Çalışma, özüne indirgenmiş bir müze mefhumunu temsil ediyor: temel nesneler ve mobilya. Odada müze küratörünün masası etiketlenmiş halde ve bank, tabure ve vitrin dolabı gibi temel nesnelerin yanıbaşına yerleştirilmiş. Bu donanımın yanı sıra söz konusu müzede bulunan eserler Singh’in evler, oteller ve dini yerler—barınma, nakil ya da bağlılık alanları—gibi mimari mekânlara dair siyah beyaz fotoğrafları. Bazı fotoğraflar geçmiş huzursuzluğu işaret ederken diğerleri soğukkanlı bir şekilde meditatif ve sade. Hiçbirinde insan yok. Singh’in bir vitrin dolabının ızgaralı yapısı vasıtasıyla iletilen görüntüleri sergilemek için art arda sıralama edimi, düzenlemeyi, ilgilenmeyi ya da belgelemeyi tercih ettiğimizde hayata geçen yeniden birbirine karma süreçlerini ortaya çıkarıyor. Eser, daha genel anlamda, sanatsal koruyuculuk süreçlerinin ve mekânla belleğin birbirine bağlanmasının bir metaforu olarak hizmet ediyor.

Bu müze sunumunda Singh, mekânla zamanın buluştuğu yerler olarak arşivlerin yanı sıra geçmişten seçerek yeniden birleştirdiğimizde ortaya çıkan bellek fiilleriyle ilgileniyor.

15. İstanbul Bienali

15. İstanbul Bienali

15. İstanbul Bienali

Birbirini anlamak mümkün mü? <br>  Berlinde De Bruyckere

Birbirini anlamak mümkün mü?
Berlinde De Bruyckere

İki insan figüründen oluşan heykelde, figürler sanki aralarında fısıldaşıyormuş gibi, birbirine dolanmış ya da iyice eğilmiş halde, başlarından aşağı sarkan çiçek desenli bir battaniyenin altında dikilmektedir. 

Bir Yük Arabası ve Bir İşgal Evi  <br>  Liliana Maresca

Bir Yük Arabası ve Bir İşgal Evi
Liliana Maresca

Pera Müzesi, İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) işbirliğiyle, 16 Eylül – 12 Kasım 2017 tarihleri arasında 15. İstanbul Bienali’ne ev sahipliği yapıyor. Müzede 17 sanatçının eserleri yer alıyor. Bienal boyunca bu sanatçıları ve eserlerini blogumuzda ele alıyoruz!

Hafıza ve Şimdi, Kumaşlarda! <br>  Gözde İlkin

Hafıza ve Şimdi, Kumaşlarda!
Gözde İlkin

Pera Müzesi, İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) işbirliğiyle, 16 Eylül – 12 Kasım 2017 tarihleri arasında 15. İstanbul Bienali’ne ev sahipliği yapıyor. Müzede 17 sanatçının eserleri yer alıyor. Bienal boyunca bu sanatçıları ve eserlerini blogumuzda ele alıyoruz!