Yönetmen Tom Volf ile Söyleşi

Söyleşi

23 Mart 2022 / 21.00

Pera Film, Yunanistan İstanbul Başkonsolosluğu iş birliğiyle büyük soprano Maria Callas'a ithaf edilmiş, yönetmenliğini Tom Volf'un yaptığı Maria by Callas: In Her Own Words filminin gösterimine ev sahipliği yapıyor. Filmin 23 Mart Çarşamba günü gerçekleşecek gösteriminin ardından yönetmen Tom Volf söyleşi için izleyici ile buluşacak. 

Tom Volf, Maria Callas'ın kendisini büyüleyen bir kaydını tesadüfen keşfetti. Bu tutku onu gerçek Maria Callas'ı aramak için 3 yıl boyunca dünyayı dolaşmaya ve Callas’ın neslinin son hayatta kalanlarıyla, yakın arkadaşlarıyla, meslektaşlarıyla ve onu gerçekten tanıyanlarla tanışmaya itti.

Tom Volf, opera hakkında birçok kısa film yönetti ve üç yıl boyunca Théâtre du Châtelet'te görsel iletişimden sorumluydu. Röportaj yaptığı birçok büyük isim arasında Placido Domingo, Sting ve David Cronenberg var. Ayrıca birçok kurumsal film ve reklam filmi yönetti. 

Etkinlik dili İngilizcedir, Türkçe simültane çeviri olacaktır. Konuşma ücretsizdir, rezervasyon alınmamaktadır. Yerler sınırlıdır ve numaralı değildir.

Bir Fotoğrafçı Biyografisi Pascal Sebah

Bir Fotoğrafçı Biyografisi Pascal Sebah

1857’de Beyoğlu Postacılar Caddesi’nde “El Chark Societe Photograhic” adlı bir stüdyo açan levanten kökenli Pascal Sébah, 1860 yılında fotoğraf tekniğini iyi bilen ve bu alanda Paris’te çalışmalar yapmış A. Laroche adında bir Fransızla birlikte çalışmalarını sürdürmek üzere Rus Elçiliği’nin bitişiğindeki stüdyosuna taşınır...

Etel Adnan

Etel Adnan

1925 yılında Beyrut’ta dünyaya gelen Etel Adnan’ı anlatmaya tüm söyleşilerinde kendinden bahsederken kullandığı ilk cümleleri alıntılayarak başlamalı: “Annem İzmirli bir Rum. Babam Şamlı bir Osmanlı kurmay subayı.”

Öğrendiğim 10 Şey: Narın Rengi

Öğrendiğim 10 Şey: Narın Rengi

Narın Rengi’nin yönetmeni Sergey Parajanov, Gürcistan’ın Tiflis şehrinde doğmuş olsa da, aslen Ermeni’ydi. Sayat-Nova ile kendini ruhen yakın hisseden Parajanov, çok sayıda kültüre ev sahipliği yapan Transkafkasya ile arasındaki bağ sebebiyle, ozanın yaşamını beyaz perdeye aktaracak ideal sanatçı olduğuna inanıyordu