Tasarım Sohbetleri
Judith Seng + Ambiguous Standards

Konuşma

22 Eylül 2018 / 14:00

Pera Müzesi, İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) iş birliğiyle, 22 Eylül – 4 Kasım 2018 tarihleri arasında “Okullar Okulu” temalı 4. İstanbul Tasarım Bienaline ev sahipliği yapıyor.

Tasarım Bienali boyunca devam edecek Tasarım Sohbetleri, Tasarım Bienali’ne katılan tasarımcılar için, projelerini ve yaklaşımlarını paylaşıp geliştirebilecekleri bir etkileşim platformu sunuyor. Moderatörlüğü yapılan bir sohbette bir araya gelen tasarımcılar, bireysel süreçlerini ortaya dökerken iş ve uygulamalarındaki ortak ve farklı yönleri keşfediyor. Format, tasarım bienalinin sergisine söylemsel bir katman ekliyor, seyircilerin sergilenen işler ve onu yaratan tasarımcılarla ilgili daha fazla bilgi sahibi olmasını sağlıyor.

Tasarım sohbetleri VitrA tarafından destekleniyor.

Süreli Sergi

4. İstanbul Tasarım Bienali

Pera Müzesi, İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) iş birliğiyle, “Okullar Okulu” temalı 4. İstanbul Tasarım Bienali’ne ev sahipliği yaptı. İKSV tarafından VitrA sponsorluğunda ve Jan Boelen’ın küratörlüğünde düzenlenen 4. İstanbul Tasarım Bienali’nde Vera Sacchetti yardımcı küratör, Nadine Botha asistan küratör olarak görev aldı.

4. İstanbul Tasarım Bienali

Sonsuz bir ihtimal olarak Mavi

Sonsuz bir ihtimal olarak Mavi

Yves Klein’ın mavi pigmentlerini akla getiren bir rengin perdeyi boylu boyunca kapladığını düşünün. Neredeyse 80 dakika boyunca mavinin tonlarında en ufak bir oynama olmasa bile, zihnimiz durduğu yerde durmuyor. Sabit bir maviliğe ne kadar uzun süre bakabiliriz? Mavi tonlar titreyerek, kendi gölgelerini yaratarak bize oyunlar oynamaz mı? Maviden gözlerimiz kamaşmaz mı?

Kuyunun Yanında

Kuyunun Yanında

Tadeusz Ajdukiewicz Doğu’yu, 1877’de, Władysław Branicki’yle birlikte çıktığı Suriye, Mısır, Türkiye ve Kırım turunda keşfetti. Bu deneyim onda derin bir etki yarattı, yaşamının sonuna kadar da Doğulu temaları kullanmayı sürdürdü. 

Bölgenin Hafızası

Bölgenin Hafızası

Hafıza nesneleri ilişkilendikleri coğrafyanın da hafızasını taşır. Temel maddesi toprak olan seramikler üretildikleri coğrafyaya doğrudan bağlanır: Toprakla birebir ilişki kuran seramik, üretildiği toprağın hafızasını da barındırır. Kütahya’nın kaolini bol, dolayısıyla da seramik üretimine elverişli toprağı burada çeşitli tekniklerin gelişmesine ve seramik atölyelerinin kurulmasına sebep olmuştur.