İlhamını, Zamane İstanbulları sanatçılarından Ekin Özbiçer’in İstanbul fotoğrafları ve kentte karşılaştığı sesleri birleştirdiği Oto-oryantalizm adlı video yerleştirmesinden alan atölyede katılımcılar, ses ve görsel hafıza üzerine düşünürken şehrin belleğini sesin soyut yapısıyla birlikte yorumluyor. Beste Kopuz ve Arek Qadrra yürütücülüğünde gerçekleşecek atölyede, müze ve çevresinde kentin “farklı seslerini fotoğraflayacak” katılımcılar; hafıza, ses, hikâye ve fotoğrafik imge gibi kavramlar çerçevesinde kolektif hafıza hikâyelerinin yer aldığı bir harita tasarlıyor.
Kontenjan: 10 kişi
Süre: 180 dakika
Atölye başına katılım bedeli: 300 TL
Etkinlik Pera Müzesi’nde (yüz yüze) gerçekleşecektir.
Detaylı bilgi: ogrenme@peramuzesi.org.tr
Arek Qadrra hakkında
Evren, kainat, metafizik ve bu bağlamda kent ve yaşam kavramlarından yola çıkan sanatçı, kavramsal sanat, medya sanatı, resim, fotoğraf ve enstalasyonları ile multidisipliner bir tarzda çağdaş sanat çalışmalarına güncel olarak İstanbul’da devam etmektedir. Mannheim' “CAPTCHA Tasarım Festivali”nde yer aldı. BASE 2017’nin ardından; 2018’de “Yaşayan Mekan Yaşanan Mekan” (GAPO-SALT - İstanbul), “Düşler Ülkesi Troya” (Çanakkale Piri Reis Müzesi), “Düşler Ülkesi Troya” (Darphane-i Amire - İstanbul), “Duvar Kağıt Makas” (Space Debris- Orijin Sanat), ”Gallery Space+D” (Digilogue), “Sonar Istanbul” (ZorluPSM), ”İstanbul’da Şifa Bulmak” (Karşı Sanat Çalışmaları, Yaklaşım Tüneli Taksim) sergilerine katıldı.
Beste Kopuz hakkında
Multidisipliner tarzda üretim yapan sanatçı, çalışmalarında kent tarihi, mekânın hafızası ve arşivsel çalışmalar yürüterek yer ile kurulan katmansal ilişkiler ağı üzerine eğilmektedir. Çalışmaları; Mamut Art Project 2017, BASE 2017, CAPTCHA Design Festival, Mixer, Space Debris, Şehre BAK gibi hem yurt içi hem de yurt dışı platformlarda sergilendi. 2019 Kasım ayında Versus Art Project’te “Kazıklıköy” isimli ilk kişisel sergisini açtı. İstanbul’da yaşamakta ve Hacettepe Güzel Sanatlar Enstitüsü resim bölümünde yüksek lisans eğitimine devam etmektedir.
Deniz hamamından plaja geçiş ise bir devrim niteliğindeydi. Rus ihtilalinde ülkelerinden kaçan Beyaz Ruslar, İstanbul’da pek çok dönüşüme neden olmuşlardı, bunlardan en önemlisi de halkın denizle buluşmasına vesile olan plaj alışkanlıklarıydı. 1920’lerden itibaren deniz hamamları evrilerek yerlerini yavaş yavaş kadın ve erkeğin beraber denize girebildiği plajlara bıraktı. Bu blog yazımızda İstanbul’un plajlarını ve onların özelliklerini ele alıyoruz.
Salı - Cumartesi 10.00 - 19.00
Cuma 10.00 - 22.00
Pazar 12.00 - 18.00
Müze Pazartesi
günü kapalıdır.
Çarşamba günleri öğrenciler müzeyi
ücretsiz ziyaret edebilir.
Tam: 200 TL
İndirimli: 100 TL
Grup: 150 TL (toplu 10 bilet ve üstü)