5 Nisan - 26 Ağustos 2018
Pera Müzesi ve İstanbul Araştırmaları Enstitüsü, İstanbul’da Deniz Sefası: Deniz Hamamından Plaja Nostalji sergisi ile İstanbul kent tarihinin sosyokültürel yapısına plaj kavramı üzerinden ışık tuttu. Kuruluşunun 10. yılını geride bırakan İstanbul Araştırmaları Enstitüsü arşivinden ve farklı koleksiyonlardan derlenen bu sergi, 1870’lerden 20. yüzyılın ortalarına uzanan süreçte, deniz hamamından plaja geçişin devrim niteliğindeki hikâyesine odaklandı.
Osmanlı halkının denizle olan ilişkisinin dönüşümünü büyük ölçüde I. Dünya Savaşı belirledi. Uzun süre mahremiyetin bir parçası olan denizde yüzmek sakıncalıydı, yasaktı. Suyla iç içe bir kent olan İstanbul’da, Batılılaşmanın etkisine rağmen halk 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren denizden tahta perdelerle ayrılmış “deniz hamamları” ile yetinmek zorunda kaldı. Önceleri ticaret, seyahat ve manzara gibi nosyonları çağrıştıran deniz Cumhuriyet’le birlikte yeni anlamlar kazanmaya başladı. Yerleşmeye başlayan laik toplum anlayışı insanı daha görünür ve özgür kılarken halk da denizle barışacaktı.
Deniz hamamından plaja geçiş ise bir devrim niteliğindeydi. Rus ihtilalinde ülkelerinden kaçan Beyaz Ruslar, İstanbul’da pek çok dönüşüme neden olmuşlardı, bunlardan en önemlisi de halkın denizle buluşmasına vesile olan plaj alışkanlıklarıydı. 1920’lerden itibaren deniz hamamları evrilerek yerlerini yavaş yavaş kadın ve erkeğin beraber denize girebildiği plajlara bıraktı. Kent sakinlerinin hızla benimsediği plaj olgusu zaman içinde kendi eğlencesini, modasını ve kendi kültürünü yarattı. Denizin kent yaşamının bir parçası olması İstanbul’a kendine özgü bir özgürlük anlayışını da getirmişti. 1960’lı yıllara kadar altın çağını yaşayan plaj kültürü İstanbul’un hızlı sosyolojik değişimleriyle dönüşüme uğradı.
Küratörlüğünü tarihçi, yazar ve akademisyen Zafer Toprak’ın yaptığı, özel ve kurumsal koleksiyonlardan derlenen, fotoğraf, dergi, karikatür, eşya ve kitap gibi orijinal malzemelerle hazırlanan İstanbul’da Deniz Sefası sergisi, bir nostaljinin öyküsünü anlatırken, kent halkının boş zaman değerlendirme normlarındaki değişimine, toplumsallaşmasına değindi, Cumhuriyet’in yaşam tarzındaki köklü dönüşümlerini simgeleyen bir belgesel niteliği taşıyordu. İstanbul Araştırmaları Enstitüsü’nde Yeşilçam filmlerindeki plaj sahnelerinden oluşan bir seçki ve plaj üzerine yayınların derlendiği bir okuma odası Pera Müzesi’ndeki ana sergiye eşlik etti.
2018 yılında Pera Müzesi’nde düzenlenen İstanbul’da Deniz Sefası: Deniz Hamamından Plaja Nostalji sergisi, İstanbul halkının deniz ve yüzmeyle olan ilişkisini, kültürel ve sosyolojik olarak incelerken, 19. yüzyılın ikinci yarısında deniz hamamlarıyla başlayan serüvenin 20. yüzyılın ortalarına kadar olan dönüşümlerini mercek altına aldı. Sergi, Suna ve İnan Kıraç Vakfı Fotoğraf Koleksiyonu ve İstanbul Araştırmaları Enstitüsü arşivi başta olmak üzere kurumsal ve özel koleksiyonlardan faydalanılarak bir araya getirilen fotoğraflar, yazılı basın ürünleri, efemera, videolar ve müziklerden oluştu.
Pera Müzesi, İstanbul kent tarihinin sosyokültürel yapısına plaj kavramı üzerinden ışık tutan İstanbul’da Deniz Sefası: Deniz Hamamından Plaja Nostalji sergisi kapsamındaki etkinliklere, İstanbulda Bir Yaz Şenliği: Plajlar başlığı altında Selim İleri’yi ve serginin küratörü Zafer Toprak’ı ağırlayarak devam ediyor.
Video
Deniz hamamından plaja geçiş ise bir devrim niteliğindeydi. Rus ihtilalinde ülkelerinden kaçan Beyaz Ruslar, İstanbul’da pek çok dönüşüme neden olmuşlardı, bunlardan en önemlisi de halkın denizle buluşmasına vesile olan plaj alışkanlıklarıydı. 1920’lerden itibaren deniz hamamları evrilerek yerlerini yavaş yavaş kadın ve erkeğin beraber denize girebildiği plajlara bıraktı. Bu blog yazımızda İstanbul’un plajlarını ve onların özelliklerini ele alıyoruz.
Batılı ressamların İstanbul’u konu alan resimleri söz konusu olduğunda Haliç çok özel bir yere ve öneme sahiptir. Topkapı Sarayı ve anıtsal yapıların yer aldığı Tarihi Yarımada’yla, batılıların konakladığı, yabancı elçiliklerin yer aldığı Galata’yı birbirinden ayıran bu su kütlesi, geçişimli bir sınır gibidir adeta.
Salı - Cumartesi 10.00 - 19.00
Cuma 10.00 - 22.00
Pazar 12.00 - 18.00
Müze Pazartesi
günü kapalıdır.
Çarşamba günleri öğrenciler müzeyi
ücretsiz ziyaret edebilir.
Tam: 200 TL
İndirimli: 100 TL
Grup: 150 TL (toplu 10 bilet ve üstü)