Ali Kazma ve Mari Spirito

Festival Sohbetleri

9 Nisan 2016 / 16:00

Pera Film, İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen 35. İstanbul Film Festivali kapsamında sinema dünyasından ünlü isimlerin katılımıyla gerçekleştirilecek bir dizi etkinlik sunuyor. Ali Kazma ve Mari Spirito’yu bir araya getiren “Festival Sohbetleri” etkinliği 9 Nisan Cumartesi günü 16:00’da gerçekleşiyor.

Video sanatçısı Ali Kazma ile bağımsız küratör Mari Spirito bu festival sohbetinde video ile sinema arasındaki organik ve bazen de görünmez bağları, video sanatının dünya ile kurduğu etkileşimi anlatacak. Venedik Bienali’nde Resistance ile Türkiye’yi temsil eden, Atölye Sarkis, Play, Film gibi işleriyle sanat üretimini de inceleyen Ali Kazma, videolarında günümüzün ekonomi, üretim ve sosyal organizasyon düzeninin yanı sıra, çalışma ve emeğin anlamı ve önemi hakkında temel sorular soruyor. Ali Kazma, insanın üretirken çevresini ve dünyayı nasıl değiştirdiğini ve bunun sonucu olarak da dünyanın insanı nasıl şekillendirdiğiyle ilgileniyor.

Etkinlik ücretsizdir, rezervasyon alınmamaktadır.
Etkinlik dili İngilizce’dir, Türkçe simültane çeviri olacaktır.

 

Ressamların Gözünden Osmanlı’da Kadın Giyimi

Ressamların Gözünden Osmanlı’da Kadın Giyimi

Yabancılara kapalı bir dünya olduğundan Harem’deki kadınların yaşantısı batılı ressamların ve sanat tüketicisinin en çok ilgisini çeken konulardan olmuştur. 

Kimliğin Parçaları

Kimliğin Parçaları

1972 yılında Bosna-Hersek’teki ilk Güzel Sanatlar Akademisi olarak kurulan Saraybosna Güzel Sanatlar Akademisi kuruluşundan bu yana Saraybosna çağdaş sanatının en önemli temsilcilerinden biri oldu. 

Akışkan Rego

Akışkan Rego

Her ne kadar Rego, geç de olsa, çağının öncü feministlerinden biri olarak kabul edilmişse de, cinsel akışkanlığı ele alışıyla ilgili çok az şey yazılmıştır. Hatta çizim ve resimlerindeki sado-mazoşist akım, partiarka ile sömürülen kadın arasındaki klasik çatışmanın bir okuması olarak anlaşılmıştır. Türkiye ve Almanya’daki ilk müze sergileri, Rego’nun toplumsal cinsiyet ve kimlik hakkında sanıldığının çok ötesinde akışkan bir anlayışa sahip olduğunu gösteriyor.