Genç Çarşamba Konseri
“Light in Babylon”

Konser

6 Kasım 2013 / 20:00

Pera Film’in İstanbul Uluslararası Göç Örgütü işbirliğiyle Kasım ayında sunduğu kadın ve göç konusuna odaklanan Sınırdaki Kadınlar film programı kapsamında düzenlenen konserde Light in Babylon grubu yer alıyor.

Sokak müzisyenleri olarak ünlenen Light in Babylon grubu kendi bestelerini söylüyor, sokaklarda, festivallerde, kafelerde performanslarıyla dikkat çekiyor. Grubun solisti ve söz yazarı Michal Elia Kamal, İran asıllı İsrailli bir müzisyen. İranlı ailesi İslam Devrimi’nden duydukları endişeyle İsrail’e göçmüş. Michal, İsrail’de doğmuş olmasına rağmen İran yemeklerinin pişirildiği, filmlerinin seyredilip, müziğinin dinlendiği bir evde büyümüş. Bulgaristan’dayken arkadaşlarının daveti üzerine bir haftalığına geldiği İstanbul’da ise yaklaşık dört yıldır yaşıyor.

Michal’in bir özelliği şarkılarını antik İbranice ile söylemesi: “...eski İbranice’de hislerimi daha derin aktarabiliyorum, günlük kullanılan İbranice bana daha basit geliyor. Ben kendimden daha eski, yıllanmış bir şeyi kullanmayı seviyorum. Eski İbranice bana daha zengin bir dille şarkı söyleme, duygularımı aktarma imkânı sağlıyor. İçerisinde birçok Arapça kelime var ve aksan olarak Arapçaya da çok benziyor. Eski dilin bir tarihi var.”

Light in Babylon grubunun diğer üyeleri Metehan Çiftçi ve Michal’in eşi Julien Demarque. Müzik eğitimi olmayan Julien aslında mühendis, Fransa’da çalışırken her şeyi bırakıp Doğu Avrupa’dan başlayarak Hindistan’a gidiyor. Ama çiftin yolu Bulgaristan’da kesişmiş ve birlikte Türkiye’ye yaptıkları kısa süreli yolculuk yaşam tarzına dönüşmüş. İstiklal Caddesi’nde karşılaştıkları Metehan ise santur çalarak gruba katkı sağlıyor.

Michal Elia Kamal, Vokal / Metehan Çiftçi, Santur / Julien Demarque, Gitar.

Müze giriş bileti 10 TL, Öğrencilere ve Pera Müzesi Dostları'na ücretsiz. Rezervasyon yapılmamaktadır.

Desteğiyle
 
İşbirliğiyle

Gelecek Hatıraları

Gelecek Hatıraları

Geleceği hatırlamaya çalışıyorsun. Tarihi bir saraydaki çini panoya resmedilen kuş duvarda yerini almış. Bir kilise ve caminin çinileri tuvallere boyanmış. Yüzlerce yıllık bir seramik tabağın deseni kadife bir perdede karşına çıkıyor. Eski bir vazonun kırık çiçekleri artık birer heykel. Yeşil bir bitki yapraklarını gündüz açıp gece kapatıyor.

Bir Hançer Tarihi

Bir Hançer Tarihi

Manzaralar, baskılar ve illüstrasyonlar yapan Henryk Weyssenhoff, yaratıcı enerjisinin büyük bölümünü Belarus’un, Litvanya’nın ve Samogitya’nın gerçekçi manzaralarını yapmaya harcadı. 

Bruce Nauman Bana Bak!

Bruce Nauman Bana Bak!

Bruce Nauman’ın bu videoları doğrudan doğruya izleyiciyi muhatap alıyor. Ekranda beliren oyuncuların farklı şekillerde söyledikleri cümleler cevaplanması imkânsız varoluşsal sorulara dönüştükçe dinleyici kendini sorguda hissetmeye başlar.