Sanata bakışımızı değiştiren İngiliz yazar, ressam ve eleştirmen John Berger, Arter, Başka Sinema ve Pera Müzesi iş birliğiyle gerçekleştirilen Sinemada John Berger programıyla beyazperdede! Arter’de Sam Bardaouil ve Till Fellrath’ın küratörlüğünde düzenlenen Görme Biçimleri sergisi kapsamında sergiye de adına veren BBC’nin dört bölümlük belgeseli Ways of Seeing (Görme Biçimleri) programın temelini oluşturuyor. Bunun yanı sıra yakın arkadaşı Tilda Swinton’ın öncülüğünde çekilen Quincy’de Dört Mevsim, dört kısa filmle usta yazarın gündelik yaşamına tanıklık etmemizi sağlıyor. Uzun süre iş birliği yaptığı Timothy Neat’le birlikte kendi kısa hikayesinden uyarladığı Play Me Something gizemli bir yabancının anlattığı bir hikayeye odaklanırken, metinlerini yazıp seslendirdiği Taşkafa belgeseli İstanbul´un sokak köpekleri ve şehrin köpeklerle bağı aracılığıyla hafıza ve aidiyet biçimlerini ele alıyor. Program, 9-11 Haziran tarihleri arasında Pera Müzesi’nde ücretsiz gösteriliyor.
iş birliğiyle
“Sinemada John Berger” programı ücretsiz izlenebilir.
9 Haziran
18.00 Taşkafa: Bir Sokak Hikayesi
20.00 Quincy'de Dört Mevsim: Dört Ayrıcalıklı John Berger Portresi
10 Haziran
13.30 Görme Biçimleri
15.00 Görme Biçimleri
16.30 Bana Bir Şeyler Çal
18.00 Quincy'de Dört Mevsim: Dört Ayrıcalıklı John Berger Portresi
11 Haziran
13.30 Görme Biçimleri
15.00 Görme Biçimleri
16.30 Bana Bir Şeyler Çal
18.00 Taşkafa: Bir Sokak Hikayesi
9 Haziran
18.00 Taşkafa: Bir Sokak Hikayesi
20.00 Quincy'de Dört Mevsim: Dört Ayrıcalıklı John Berger Portresi
10 Haziran
13.30 Görme Biçimleri
15.00 Görme Biçimleri
16.30 Bana Bir Şeyler Çal
18.00 Quincy'de Dört Mevsim: Dört Ayrıcalıklı John Berger Portresi
11 Haziran
13.30 Görme Biçimleri
15.00 Görme Biçimleri
16.30 Bana Bir Şeyler Çal
18.00 Taşkafa: Bir Sokak Hikayesi
Deniz hamamından plaja geçiş ise bir devrim niteliğindeydi. Rus ihtilalinde ülkelerinden kaçan Beyaz Ruslar, İstanbul’da pek çok dönüşüme neden olmuşlardı, bunlardan en önemlisi de halkın denizle buluşmasına vesile olan plaj alışkanlıklarıydı. 1920’lerden itibaren deniz hamamları evrilerek yerlerini yavaş yavaş kadın ve erkeğin beraber denize girebildiği plajlara bıraktı. Bu blog yazımızda İstanbul’un plajlarını ve onların özelliklerini ele alıyoruz.
Janine Antoni, 1990’larda, kimlik inşası meselesine odaklanmaya başladı. Yala ve Sabunla isimli yapıtını, klasik heykel geleneğine uygun olarak, doğrudan kendi bedeninden aldığı kalıptan yola çıkarak yaptı. Bu büstleri sıra dışı kılan ise, sabun ve çikolata gibi tüketim maddelerinden yapılmış olmaları.
Salı - Cumartesi 10.00 - 19.00
Cuma 10.00 - 22.00
Pazar 12.00 - 18.00
Müze Pazartesi
günü kapalıdır.
Çarşamba günleri öğrenciler müzeyi
ücretsiz ziyaret edebilir.
Tam: 200 TL
İndirimli: 100 TL
Grup: 150 TL (toplu 10 bilet ve üstü)