4 Ekim 2017 - 3 Mart 2018
İstanbul Araştırmaları Enstitüsü, 20. yüzyıl Türk mimarlığının özgün temsilcilerinden mimar Nazimî Yaver Yenal’ı (1904-1987) bir sergiyle anıyor. 50 yıla yakın süren kariyerinin dışavurumu olan sıradışı arşivinden yola çıkan sergi, idealist Cumhuriyet kuşağının tipik bir temsilcisini yeniden gün ışığına çıkarıyor.
Osmanlı İmparatorluğu’nun son yıllarında ilk gençliğini yaşayan Yenal, Sanayi-i Nefise Mektebi’nde, özellikle hocası Giulio Mongeri’nin eklektisizm anlayışının etkisinde yetişir ve birincilikle mezun olur. Art arda kazandığı yarışmalarla şekillenen kariyeri, erken Cumhuriyet döneminin kültür politikaları tarafından desteklenen devlet bursu ile gittiği Paris ve Berlin’de kazandığı deneyimle gelişir. Eğitmen olarak girdiği Güzel Sanatlar Akademisi’nde, olağanüstü politik koşullar sonucu İstanbul’da bir araya gelmiş avant-garde Alman mimarlarla yakınlık kuracağı verimli kampus ortamında olgunlaşır.
Henüz öğrencilik yıllarında, Sedad Hakkı Eldem’in mektuplarında, “Bizden çok daha ileride idi” diyerek aktardığı Yenal’ın kuşku duyulmayan yeteneği ve son derece parlak başlayan mimarlık kariyerine rağmen, neredeyse hiçbir tasarımı inşa edilmez. Uygulanmamış tasarımları, yarattığı umutlar, inşa edilmeme nedenleri ve hayal kırıklıkları ile birlikte güçlü bir hikaye anlatır.
Resmi mimari söylem dışında kalarak unutulan Yenal, kendine yanlızca çizimlerden oluşan alternatif bir mimari üretim alanı yaratır. Çizimleriyle oluşturduğu dev arşiv, önce akademide dışarıya kapalı odasında, emekliliği sonrasında ise evinde özenle korunur. Ölümünden sonra dağılır.
Nazimî Yaver’in hem klasik mimarinin repertuarına hem de modernizme sorunsuzca hakim betimsel fantazileri, çizimleri mimarlığın ana amacı olan inşa eylemi ile ilişkilendiren etkenlerden tamamen bağımsız ve bu serbestlikten güç alan hayali tasarımlara karşılık gelir. İnşa edilmeyen ve kimseyle paylaşılmayan tasarımlar, kamusal bir sanat alanı olan mimarlığı özelleştirir ve öznelleştirir. Hayalgücünün yön verdiği Yenal estetiği, kaçınılmaz şekilde kişisel kodlarla içiçe geçerek tanımlanır. Bu öznellik, Yenal’ın çizimlerinin doğru anlaşılabilmesi için, içerdikleri tasarımlar kadar yaratıcısı üzerinden de bir okumayı zorunlu kılar. Kağıt üzerinde kalan avant-garde çizimleriyle Nazimî Yaver Yenal, Cumhuriyet dönemi Türk mimarlığının belki de en önemli “kağıt mimarı”dır.
Küratör: Büke Uras
Bilgisayarları beni kızdıran, güldüren dostlarım gibi görüyorum. Bu yüzden Behar’ın koca bir salonda dans ederek temizlik yapan robotlarını görünce, hem ıssız bir odada yalnız kaldıklarını görüp üzüldüm, hem de neşeyle dans etmelerinden keyiflerinin yerine olduğunu hissedip sevindim.
Yves Klein’ın mavi pigmentlerini akla getiren bir rengin perdeyi boylu boyunca kapladığını düşünün. Neredeyse 80 dakika boyunca mavinin tonlarında en ufak bir oynama olmasa bile, zihnimiz durduğu yerde durmuyor. Sabit bir maviliğe ne kadar uzun süre bakabiliriz? Mavi tonlar titreyerek, kendi gölgelerini yaratarak bize oyunlar oynamaz mı? Maviden gözlerimiz kamaşmaz mı?
Salı - Cumartesi 10.00 - 19.00
Cuma 10.00 - 22.00
Pazar 12.00 - 18.00
Müze Pazartesi
günü kapalıdır.
Çarşamba günleri öğrenciler müzeyi
ücretsiz ziyaret edebilir.
Tam: 200 TL
İndirimli: 100 TL
Grup: 150 TL (toplu 10 bilet ve üstü)