Uydurmanın İncelikleri: Uydurmanın Tekniği
Mahir Ünsal Eriş, Mine Söğüt, Nermin Yıldırım, Hakan Bıçakcı

Söyleşi

16 Mayıs 2018 / 19:00

Pera Müzesi ve hep kitap işbirliğinde düzenlenen “Uydurmanın İncelikleri” söyleşi dizisinin son etkinliği, uydurmanın teknik boyutuna odaklanıyor. Yeni bir şey yazdığımızda herkes “konusu ne?” diye sorar fakat nasıl yazıldığını kimse merak etmez. Kurmaca, “biz başka planlar yaparken başımızdan geçenler” midir? Kurgunun oyunbaz patikasında yazara yol gösteren yöntemler üzerine Mine Söğüt, Nermin Yıldırım ve Mahir Ünsal Eriş, Hakan Bıçakcı moderatörlüğünde sohbet ediyor.

Pera Müzesi, hep kitap iş birliğiyle Uydurmanın İncelikleri: Kurmaca Üzerine Kişisel Yaklaşımlar isimli kitaptan yola çıkarak bir konuşma serisi düzenliyor. “Uydurmanın İncelikleri” adlı konuşma serisinde, kitapta yer alan yazarlar yaklaşım, yöntem ve önerilerine bir adım daha yakından bakacağımız keyifli sohbetler eşliğinde edebiyat meraklılarıyla bir araya geliyor.

Pera Müzesi Oditoryumu’nda gerçekleştirilecek etkinlik ücretsizdir. Yerler sınırlıdır, rezervasyon alınmamaktadır. Etkinlik dili Türkçedir.

 

Mahir Ünsal Eriş 1980’de Çanakkale’de doğdu. Bandırma’da büyüdü. Arkeoloji okudu. Çeşitli dillerden kitaplar, makaleler, öyküler çevirdi ve çevirmeye devam ediyor. “Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde” (2012), “Dünya Bu Kadar” (2015), “Benim Adım Feridun” (2016) adlı kitapları İletişim Yayınları tarafından yayımlandı. “Olduğu Kadar Güzeldik” (2013) adlı kitabıyla 60. Sait Faik Abasıyanık Hikâye Armağanı’nı kazandı.

Mine Söğüt 1968’de İstanbul’da doğdu, ortaöğrenimini Kadıköy Kız Lisesi’nde tamamladı (1985). Aynı yıl İstanbul Üniversitesi Latin Dili ve Edebiyatı bölümünü kazandı. 1989’da mezun olduktan sonra, aynı bölümde yüksek lisans yaptı. 1990 yılında Güneş gazetesinde muhabirliğe başladı. Daha sonra Tempo dergisi ve Yeniyüzyıl gazetesinde çalıştı. 1993 yılında Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin düzenlediği yarışmada Haber dalında mansiyon aldı. 1996-2000 yılları arasında “Haberci” adlı televizyon belgeselinin metin yazarlığını yaptı. 1999-2001 yıllarında Öküz dergisinde yazdığı yazılarla tanındı. Profesyonel gazeteciliği bırakan Söğüt’ün ilk kitabı “Adalet Cimcoz: Bir Yaşam Öyküsü Denemesi”(2000)  isimli biyografidir. Yayımlanan diğer kitapları: “Beş Sevim Apartmanı/Rüya Tabirli Cin Peri Yalanları”(2003), “Sevgili Doğan Kardeş”(2003), “Kırmızı Zaman” (2004),  “Kırmızı Zaman”(2004), “Aşkın Sonu Cinayettir” (2006), “Şahbaz'ın Harikulade Yılı 1979” (2007), “Madam Arthur Bey ve Hayatındaki Her Şey” (2010) ve “Deli Kadın Hikayeleri” (2011).

Nermin Yıldırım, Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Basın Yayın Bölümü’nden mezun oldu. Çeşitli gazete ve dergilerde muhabir, editör ve köşe yazarı olarak çalıştı. İlk romanı “Unutma Beni Apartmanı” 2011 senesinde yayımlandı. “Onu Rüyalar Anlatılmaz” (2012), “Saklı Bahçeler Haritası” (2013), “Unutma Dersleri” (2015) izledi. Romanları Sırpça, Bulgarca, Çince, Arapça, Fransızca, Lehçe, Azericeye çevrilen Yıldırım, Uluslararası yazar programlarına konuk olarak, 2013 kışını Köln Kültür Vakfı’nın davetiyle Köln’de, 2015 sonbaharını Şanghay Yazarlar Derneği’nin davetiyle Çin’in Şanghay kentinde geçirdi. “Kadınlar Arasında”adlı Murathan Mungan öykü seçkisinde “Narin Ben Geldim”, “Kar İzleri Örttü” adlı öykü seçkisinde “Kırmızı Kar”, “Güçobular”adlı öykü seçkisinde “Hoş Geldin” ve “Minimal Öyküler” adlı öykü seçkisinde “Kara Kaya” öyküsüyle yer aldı. hep kitap’tan çıkan son romanı Dokunmadan, Dünya Kitap 2017 Yılın Telif Kitabı Ödülü’ne değer görüldü.

Hakan Bıçakcı 1978’de İstanbul’da doğdu. İlk ve orta öğrenimini İstanbul’da tamamladıktan sonra 1996 yılında üniversite eğitimi için Ankara’ya gitti. 2001’de Bilkent Üniversitesi İktisat Bölümü’nü bitirerek İstanbul’a döndü. İlk romanı “Romantik Korku” 2002’de yayımlandı. Çeşitli dergi ve gazetelerde edebiyat, sinema, popüler kültür konulu yazıları ve öyküleri yayımlandı. “Apartman Boşluğu” Arnavutçaya (2009), Arapçaya (2010), Bulgarcaya (2011), İngilizceye (2012), Romenceye (2013) ve Çinceye (2015) çevrildi. “Karanlık Oda” İtalyancaya (2015) çevrildi. “Boş Zaman” Bulgarcaya (2016) çevrildi. 2017 yılında hep kitap için, bu söyleşi dizisinin temelini oluşturan “Uydurmanın İncelikleri: Kurmaca Üzerine Kişisel Yaklaşımlar”ı hazırladı.

Uydurmanın İncelikleri: Kurmaca Üzerine Kişisel Yaklaşımlar Hakkında
Başar Başarır, Doğu Yücel, Fuat Sevimay, Hakan Günday, İsmail Güzelsoy, Jale Sancak, Mahir Ünsal Eriş, Mario Levi, Mine Söğüt, Murat Özyaşar, Müge İplikçi, Nermin Yıldırım, Seray Şahiner ve Yavuz Ekinci gibi yazarların yer aldığı kitap, dünya edebiyatından örneklerden, teorik ipuçlarından ve en önemlisi yazarların samimi cevaplarından oluşuyor. Kimi yazacaklarını önceden kalem kalem planlamayı seviyor, kimi akışına bırakmayı. Kimi ne anlattığına önem veriyor, kimi nasılanlattığına. Kimi karakteri üstün görüyor, kimi olay örgüsünü. Kimi zaman zaman yazar tıkanması yaşıyor, kimi içinden taşan yazma dürtüsünü kontrol etme ihtiyacı hissediyor… Hepsinin kitaplarını büyük bir haz alarak okusak da aslında her biri birbirinden farklı, bazen de birbirinin tam zıddı. Kitapta Türkçe edebiyatın güçlü kalemleri Hakan Bıçakcı’nın hazırladığı soruları yanıtlıyor.
 

Gece Yarısı Korku Hikâyeleri: Son Sefer <br> Galip Dursun

Gece Yarısı Korku Hikâyeleri: Son Sefer
Galip Dursun

Biraz önce, yolcu salonunda vapurun hareketini beklerken aklıma bir oyun geldi. Küçükken evde, buradan epey uzakta ve geçmişte kalmış ülkemde oynadığımız, nasıl oynadığımızı bile hatırlayamadığım bir oyun. Vapura binmek için bekleyen kalabalığın arasında kendimi olduğumdan bin kat daha yalnız hissettiren cinsten. 

Akışkan Kimlikler  Bir Kimlik Yaratmak / Melez Kimlikler

Akışkan Kimlikler Bir Kimlik Yaratmak / Melez Kimlikler

Bir koleksiyonun en az dört kuşak boyunca aktarılması gerektiğine inanan ve bunu bir bayrak yarışına benzeten Nahit Kabakcı’nın 1980’lerden itibaren oluşturmaya başladığı Huma Kabakcı Koleksiyonu Türkiye’de, bilinçli ve sürekliliği olan az sayıdaki koleksiyondan biri.

“Sönüp gitmektense yanıp kül olmak daha iyidir”

“Sönüp gitmektense yanıp kül olmak daha iyidir”

1962’de fluxus hareketinin önde gelen üyelerinden Philip Corner, Piano Activities (Piyano Etkinlikleri) başlıklı bir performans sırasında yaptıklarıyla ciddi müzik çevrelerinde büyük olay yaratmıştı.