Kumpanya

  • 24 Kasım 2023 / 19.30

Yönetmen: Theo Angelopoulos
Oyuncular: Eva Kotamanidou, Vangelis Kazan, Aliki Georgouli, Kyriakos Kativanos
Yunanistan, Birleşik Krallık, 1975, 230', DCP, renkli
Yunanca, İngilizce, Almanca; Türkçe, İngilizce altyazılı 

Yeni Yunanistan Sineması’nın zirvesi kabul edilen Theo Angelopoulos filmi, 1939-1952 yılları arasında Yunanistan’ı şehir şehir dolaşan bir tiyatro grubunu takip ediyor. Sahneledikleri oyun pastoral halk hikâyesi olan “Golfo” olsa da, oyuncular kendi hayatlarında Aiskhylos'un Oresteia Üçlemesi’ni yaşıyor. Yunanistan'ın travmatik tarihi ile grup üyelerinin özel yaşamları birbirine karışıyor.

Yunanistan Sineması Günleri

Prova

Yunanistan Sineması Günleri

Rom

Yunanistan Sineması Günleri

Meteor ve Gölge

Yunanistan Sineması Günleri

Fournoi, Bir Kadın Toplumu

Yunanistan Sineması Günleri

Atina

Yunanistan Sineması Günleri

Megara

Yunanistan Sineması Günleri

Helidona’nın Çocukları

Yunanistan Sineması Günleri

Doxobus

Yunanistan Sineması Günleri

Yaralı Ağaç

Yunanistan Sineması Günleri

Theofilos

Yunanistan Sineması Günleri

Diğer Mektup

Yunanistan Sineması Günleri

Kumpanya

Yunanistan Sineması Günleri

Kısa Film Seçkisi

Yunanistan Sineması Günleri

Mutlu Gün

Yunanistan Sineması Günleri

Görüşürüz

Yunanistan Sineması Günleri

Byron: Şeytan İçin Bir Ezgi

Janine Antoni Bana Bak!

Janine Antoni Bana Bak!

Janine Antoni, 1990’larda, kimlik inşası meselesine odaklanmaya başladı. Yala ve Sabunla isimli yapıtını, klasik heykel geleneğine uygun olarak, doğrudan kendi bedeninden aldığı kalıptan yola çıkarak yaptı. Bu büstleri sıra dışı kılan ise, sabun ve çikolata gibi tüketim maddelerinden yapılmış olmaları.

Birbirini anlamak mümkün mü? <br>  Berlinde De Bruyckere

Birbirini anlamak mümkün mü?
Berlinde De Bruyckere

İki insan figüründen oluşan heykelde, figürler sanki aralarında fısıldaşıyormuş gibi, birbirine dolanmış ya da iyice eğilmiş halde, başlarından aşağı sarkan çiçek desenli bir battaniyenin altında dikilmektedir. 

Deniz Sefası

Deniz Sefası

Deniz hamamından plaja geçiş ise bir devrim niteliğindeydi. Rus ihtilalinde ülkelerinden kaçan Beyaz Ruslar, İstanbul’da pek çok dönüşüme neden olmuşlardı, bunlardan en önemlisi de halkın denizle buluşmasına vesile olan plaj alışkanlıklarıydı. 1920’lerden itibaren deniz hamamları evrilerek yerlerini yavaş yavaş kadın ve erkeğin beraber denize girebildiği plajlara bıraktı. Bu blog yazımızda İstanbul’un plajlarını ve onların özelliklerini ele alıyoruz.