Asabiyim Ben

  • 22 Eylül 2017 / 21.30
  • 7 Ekim 2017 / 14.00

Yönetmen: Damián Szifrón
Oyuncular: Ricardo Darín, Oscar Martínez, Leonardo Sbaraglia, Érica Rivas, Rita Cortese, Julieta Zylberberg, Darío Grandinetti
Arjantin, İspanya , 2014, 122’, renkli
İspanyolca; Türkçe altyazılı

Asabiyim Ben, insan doğasındaki öfke ve şiddetin farklı boyutlarda dışa vurduğu, hepsi de hayrete düşürücü altı ayrı kısa hikâyeden oluşan bir antoloji film. Tesadüflerin bir araya getirdiği bir uçak dolusu insan, küçük bir restorana uğrayan bir tefeci, birbirlerinin sınırlarını zorlayan iki şoför, kızının doğum gününe yetişmeye çalışan bir bombalı yıkım uzmanı, zengin babasının arabasıyla birine çarpıp kaçan bir yeni yetme ve evliliklerini kutlayan bir çift… Hepsinin yaşamı ufacık bir öfke kıvılcımıyla değişiyor, her bir hikâye akılalmaz biçimlerde şiddete evriliyor. Damián Szifron’un dahiyane filmi, Arjantin’e En İyi Yabancı Dilde Film dalında bir Oscar adaylığı daha getirmişti.

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Akbaba

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Dokuz Kraliçe

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Aura

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Kóblic

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Komşu Adam

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Gözlerindeki Sır

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Kayıp Çocukluk

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Eva’ya Huzur Yok

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Asabiyim Ben

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Başsız Kadın

Asabiyim Ben

Sergey Parajanov Anlatıyor

Sergey Parajanov Anlatıyor

“Olabilecek en kötü hapishane koşullarıyla karşılaştığımda, bir seçim yapmak zorunda olduğumu anladım: ya dibe vuracaktım ya da bir sanatçı olacaktım.”

“Sönüp gitmektense yanıp kül olmak daha iyidir”

“Sönüp gitmektense yanıp kül olmak daha iyidir”

1962’de fluxus hareketinin önde gelen üyelerinden Philip Corner, Piano Activities (Piyano Etkinlikleri) başlıklı bir performans sırasında yaptıklarıyla ciddi müzik çevrelerinde büyük olay yaratmıştı.

Turquerie

Turquerie

14. yüzyılda Balkanlar’a giren, 15. yüzyılda Konstantinopolis’i fetheden, 16. yüzyılda Viyana kapılarına dayanan Osmanlı İmparatorluğu, uzun süre Avrupa’nın korkulu rüyası olmuştur. Ancak 17. yüzyıl sonlarına gelindiğinde imparatorluğun genişlemesi durmuştu.