Dilenci

  • 4 Kasım 2015 / 19.00
  • 11 Kasım 2015 / 19.00

Yönetmen: Pier Paolo Pasolini
Oyuncular: Franco Citti, Franca Pasut, Silvana Corsini
İtalya, 120’, 1961, siyah-beyaz
İtalyanca Türkçe altyazıyla

Pier Paolo Pasolini’nin büyük takdirle karşılanan filmlerinden ilki ve çok sayıda film festivalinde ödül kazanmış Dilenci, Roma’nın varoşlarının yaşayan bir resmini sunmak için yetenekli oyunculardan faydalanıyor. Sinemacı/şairin romanlarından birini temel alan, bir kadın tüccarı, onun arkadaşları, düşmanları ve kadınlarını konu alan hikaye metanetli bir gerçekçilik örneği. Vahşi, gerçekçi, duygusuz ve hayat dolu. Hayat kadınları ve sokak dövüşçülerinin dünyasıyla ironik bir tezat yaratan film müziklerinde Johann Sebastian Bach’ın kullanımı özel bir etkiye sahip.

Pier Paolo Pasolini <br/>40. Yıldönümü

Dilenci

Pier Paolo Pasolini <br/>40. Yıldönümü

Kral Oedipus

Pier Paolo Pasolini <br/>40. Yıldönümü

Şahinler ve Serçeler

Pier Paolo Pasolini <br/>40. Yıldönümü

Matta’ya göre İncil

Pier Paolo Pasolini <br/>40. Yıldönümü

Aşk Buluşması

Pier Paolo Pasolini <br/>40. Yıldönümü

Mamma Roma

Pier Paolo Pasolini <br/>40. Yıldönümü

Aşk ve Nefret: Kağıttan Çiçek Bölümü

Pier Paolo Pasolini <br/>40. Yıldönümü

Korkunç Orakçı

Pier Paolo Pasolini <br/>40. Yıldönümü

Afrikalı Orestiade için Notlar

Pier Paolo Pasolini <br/>40. Yıldönümü

Pasolini’nin Öfkesi

Pier Paolo Pasolini <br/>40. Yıldönümü

Kehanet: Pasolini’nin Afrikası

Dilenci

Portmantoda Olağan Dedikodular

Portmantoda Olağan Dedikodular

 Dört bölümlük “Söylenen Şeyler” yazı serisinin ikinci bölümde evin portmantosunda yolları kesişen eşyaların dedikodusuna kulak misafiri oluyoruz…

Nesnelerin Hafızası

Nesnelerin Hafızası

Hediyelik eşyaların kültürel tarihini ele aldığı kitabında Rolf Potts bu tür nesnelerin kişisel hikâyelerle anlam kazandığından bahseder: Nesneler sakladıkları hikâyelerle hatıralara dönüşür. Hatıraları dünyayı değerlendirmek için değil, kendi hikâyemizi anlatmak için toplarız.

Esir Sultan

Esir Sultan

Yunanlıların Türk boyunduruğunu kırmak için yürüttükleri savaş Avrupa tarafından yakından takip ediliyordu. Romantizmin hakim olduğu bu çağda, Yunanistan’ın çevresinde 1821 ile 1832 arasında gelişen olaylar ulusal bağımsızlık mücadelesinin bir sembolü haline gelmişti.