Antonioni - Sessizliğin Gürültüsü

27 Nisan - 25 Mayıs 2013

Pera Film, İtalyan Kültür Merkezi işbirliğiyle Antonioni’nin 1940 ve 1980 yılları arasından yedi uzun metraj filmini, kısa filmlerinden bir seçki ile birlikte seyirciye sunuyor. Michelangelo Antonioni, 29 Eylül 1912 yılında doğdu, hayatının tamamını neredeyse çalışarak geçiren ünlü yönetmen 2007 yılında, 94 yaşında hayata veda etti. Antonioni, 1940’lı ve 1950’li yıllarda Federico Fellini’nin Beyaz Şeyh filminin öyküsünü kaleme alır ve İtalyan burjuva hayatını anlatan çarpıcı Bir Aşkın Öyküsü ve Kız Arkadaşlar gibi ilk kurgu filmlerini çeker. Uluslararası sinema dünyasında gerçek anlamda şöhreti yakaladığı 60’lı yıllar, Antonioni’nin, Fellini, Ingmar Bergman ve Alain Resnais gibi sanatçılarla birlikte, kendine özgü çağdaş bıkkınlığı tasvir eden, yeni bir Avrupa sanat sinemasıyla özdeşleştiği zamanlardı. Çarpıcı görsel öğeleri, muğlak hikayeleri ve modern yabancılaşmaya odaklanmalarıyla, Antonioni’nin bu dönemden filmlerinin tamamında o zamanki sevgilisi Monica Vitti yer alıyordu— Macera (Cannes Film Festivali’nde gösterildiğinde uzun ve durağan bölümleri ve kapanışı olmaması nedeniyle seyirciler tarafından yuhalananmasıyla meşhurdur), Gece, Tutulma ve Kızıl Çöl. Antonioni’nin bu filmlerinin hepsi yıllara meydan okumuştur. Daha sonraki Identification of a Woman gibi filmleri, 1960’lı yıllardaki filmleri kadar iz bırakıcı olmışsa da, yıllar geçtikçe daha çok ilgi ve  gizem kazandı.

Usta yönetmen Antonioni, sinema yapısının daha sessiz ve dolaylı yönlerini beceriyle kullanır. Onun varoluşsal bilmeceleri mantık çerçevesinde değerlendirilmeden önce hissedilir. Negatif alan, pozitif alan kadar öne çıkar, sessizlik gürültü kadar yüksek ses yaratır, olmayışlık varlık kadar belirgin, durağanlık ise doğrudan eylem kadar harekete geçirici olabilir. Antonioni, çoğunlukla telaffuz edilmeyen sinema kurallarının sınırlarını aşarak, çoğu zaman başroldeki kadın karaktere odaklanır ve filmlerindeki karakterleri duygusallaşmadan ya da ahlaki açıdan yargılamadan, filmin bütün dinamik sistemi içerisinde yer alan, ses ve sahne dekorları gibi diğer elemanlar ile aynı eşit koşullara tabi tutar.

Fellini, Bergman ve Kurosawa ile birlikte, Antonioni de, modern sanat filmi kavramını tanımlamasıyla tanınır. Öte yandan, günümüz şartlarında Antonioni’nin sineması, basit bir sınıflandırma yerine meydan okudukları gibi kendilerine özgü bir janraya ait dururlar.

İşbirliğiyle

3 Temmuz

15.00 Kırmızı Çöl

4 Temmuz

18.00 Kırmızı Çöl

1 Ağustos

20.00 Kırmızı Çöl

22.00 Kırmızı Çöl

Bir Aşkın Öyküsü

Bir Aşkın Öyküsü

Kırmızı Çöl

Kırmızı Çöl

Zabriskie Noktası

Zabriskie Noktası

Bir Kadının Tanımlanması

Bir Kadının Tanımlanması

Macera

Macera

Cinayeti Gördüm

Cinayeti Gördüm

Oberwald’in Gizemi

Oberwald’in Gizemi

Kısalar

Kısalar

Antonioni - Sessizliğin Gürültüsü

Pera Film, İtalyan Kültür Merkezi işbirliğiyle Antonioni’nin 1940 ve 1980 yılları arasından yedi uzun metraj filmini, kısa filmlerinden bir seçki ile birlikte seyirciye sunuyor.

Portmantoda Olağan Dedikodular

Portmantoda Olağan Dedikodular

 Dört bölümlük “Söylenen Şeyler” yazı serisinin ikinci bölümde evin portmantosunda yolları kesişen eşyaların dedikodusuna kulak misafiri oluyoruz…

Nesnelerin Hafızası

Nesnelerin Hafızası

Hediyelik eşyaların kültürel tarihini ele aldığı kitabında Rolf Potts bu tür nesnelerin kişisel hikâyelerle anlam kazandığından bahseder: Nesneler sakladıkları hikâyelerle hatıralara dönüşür. Hatıraları dünyayı değerlendirmek için değil, kendi hikâyemizi anlatmak için toplarız.

Esir Sultan

Esir Sultan

Yunanlıların Türk boyunduruğunu kırmak için yürüttükleri savaş Avrupa tarafından yakından takip ediliyordu. Romantizmin hakim olduğu bu çağda, Yunanistan’ın çevresinde 1821 ile 1832 arasında gelişen olaylar ulusal bağımsızlık mücadelesinin bir sembolü haline gelmişti.